Pandemi sebebiyle uzun süredir sessizliğe bürünen Konyaaltı sahilinden insanların çekilmesiyle birlikte yiyecek bulmakta zorlanan sokak hayvanlarının imdadına sahilde görevli polis memurları yetişti. Dünyaca ünlü sahilde devriye görevi yapan polis memurları, pandemi öncesi insanlar tarafından beslenmeleri sebebiyle bölgeden ayrılmayan köpekler için seferber oldu. Polis memurları, maaşlarıyla kasaplardan aldıkları kemik, ciğer ve tavuk etleriyle pandemi döneminde bakıma muhtaç kalan sokak hayvanlarını besliyor. Sahilde ‘Buggy’ tipi devriye aracını gören köpekler ise polis memurlarının peşine takılıyor, bazıları da devriye aracıyla gezmenin tadını çıkarıyor.
200’ün üzerinde sokak hayvanı besliyorlar
Covid-19 önlemleri kapsamında İçişleri Bakanlığının kısıtlama tedbirleriyle bazı işyerlerinin kapatılması, insanların sokağa çıkamaması sokak hayvanlarını olumsuz etkiledi. Pandemi dönemlerinde zor günler geçiren hayvanların yardımına da polis ekipleri koşuyor. Antalya’nın dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili’nde ‘Buggy’ aracıyla devriye görevi yapan Muratpaşa İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı polis memurları Mustafa Özözen (47) ile Ahmet Küçükbaşol (47) çevre esnaftan kendi maaşlarından aldıkları kemik, ciğer, tavuk etleriyle sahil bandındaki 30 köpek ve sayıları 200’ü bulan kedileri besliyor.
Onları görünce birden koşmaya başlıyorlar
Özözen ve Küçükbaşol’u sahilde devriye halinde gören köpekler, bir anda onların peşine takılıyor. Aracın arkasındaki kapta yemekleri taşıyan polis memurları, uygun bölgelerde onları elleriyle besliyor. Bir taraftan görevlerini sürdüren bir taraftan da kendi elleriyle hazırladıkları kemik suyuyla yapılmış yemekleri köpeklere dağıtan polis memurları, onları sadece beslemekle de kalmıyor. Köpekleri çocuklarıymış gibi seven ikili, bazen de Buggy aracına alıp sahil turu yaptırıyor.
“Allah, merhametli kullarını sever”
Pandemi sürecinde bir çok iş yerinin kapanmasıyla birlikte, sokak hayvanlarının zorlandığını belirten polis memuru Mustafa Özözen, mesai başlangıcı ve bitiminde onları beslediklerini anlattı. Özözen, “İnsanlar en azından buraya geldiklerinde bir iki parça ekmek veren oluyordu. Biz işi riske atmıyoruz. Polis noktamızda buzdolabımız da var. Buzluğa kemikleri, etleri şoklayıp tekrar ısıtıyoruz. Kemik kaynatıp suyuna ekmek katıyoruz. Ciğerle de besliyoruz. Haricinde de mama takviyesi yapıyoruz. Zamanla köpeklerimiz bizi tanıdı. Sadece köpek ya da kedi olarak düşünmeyelim, kuşlar var. Allah merhametli kullarını sever. İmkanı dahilinde vatandaşlarımız da yardımda bulunsun onlara” dedi.
“Onlar, bizim sessiz dostlarımız”
Köpeklerin kendilerini görünce artık yabancılık çekmediğini ifade eden Ahmet Küçükbaşol da, onları aç bırakmamak için çaba gösterdiklerini söyledi. Kemik, tavuk eti, ciğer ve mamalarla hayvanları beslediklerini belirten Küçükbaşol, “İsmiyle hitap edince koşa koşa geliyorlar. İnsanlar onlara nasıl davranırlarsa, bu hayvanlar kendilerini seven insanları tanıyorlar. Onlara elimizden geldiğince yardımcı olalım. Onlar zaten bizim sessiz dostlarımız. Onları beslemek bir insan görevdir, ağızları var dilleri yok hayvanların. Çöpe atacakları yiyecekleri sokaktaki hayvanlara verirlerse bizleri çok mutlu ederler” diye konuştu.